Tatmin edilemiyorum!
- sibelgokirmak
- 21 Nis 2020
- 3 dakikada okunur
Ya siz?
İşiniz tarafından tatmin edilebiliyor musunuz?
İşinizden memnun olmadığınız halde, çalışmayı para kazanmak için mecburi bir etkinlik olarak görüp, hayatınızı harcamaya devam edenlerden misiniz?
Peki sizi mutsuz edip iş tatminsizliğine yol açan faktörler işvereniniz tarafından önemsenmeli mi?

Bu konuda yapılmış araştırmalardan çıkan tek bir kesin cevap var: Evet!
Peki neden?
Öncelikli konu mutlu çalışanlardan diğerlerine göre çok daha yüksek bir verimlilik elde ediliyor olması. Harvard Business Review’de yayınlanan bir araştırma, mutlu çalışanların %31 oranında daha fazla verimli olduklarını, mutlu çalışan satış departmanlarının %37 oranında daha fazla satış yaptıklarını, mutlu doktorların %19 oranında daha hızlı ve doğru teşhis yapabildiklerini ortaya koymuştur.
Bir başka neden de şirketlerin “en iyi işveren” anketlerinde öne çıkıp, yetenekli çalışanları ekiplerine katarak sektörlerinde rekabet avantajı elde etmek istemeleri.
Bunun yanında; mutsuz çalışanların işten ayrılmasının hem yeni eleman bulma, hem de yeni elemanları yetiştirme anlamında kaçınılmaz bir insan kaynakları maliyeti yarattığı bilinmektedir. Marketing Türkiye dergisinde yayınlanan bir araştırma, işten ayrılmaların Amerika’ya bir yıllık maliyetinin 550 milyar dolar olduğunu göstermiştir.
Ayrıca mutlu çalışanların mutlu müşteri ilişkileri kurmaları konusundaki önemini de dikkate almak gerekiyor. Amerika’nın büyük zincir mağazası Sears Roebuck & Co. müşteri memnuniyetinin, artan çalışan memnuniyetine paralel olarak arttığını gözlemlemiştir. Buna göre; çalışan memnuniyetinin 5 puan artması, müşteri memnuniyetinde 1,3 puanlık bir artışı da beraberinde getirmiş, bu sayede bir yılda yüzde 0,5 oranında daha fazla ciro sağlanmıştır.
Kısaca; çalışan mutluluğuna yatırım yapan işletmeler, artan verimlilik ile daha yüksek kazanç elde ederken, azalan maliyetler ile mali kayıpları önleyebiliyor ve bu sayede yüksek bir kâr oranı elde edebiliyorlar. Bu nedenle, rekabetin arttığı günümüz piyasalarında, çalışan memnuniyetinin yüksek tutulması şirketlerin en önemli stratejik hedeflerinden biri haline gelmiştir.
Akademik makalelere göre çalışan memnuniyetine doğrudan etki eden faktörleri aşağıdaki gibi özetlemek mümkün:
Çalışanların birlikte çalıştıkları kişiler tarafından saygı görmeleri
Çalışanların birbirlerine güven duymaları
Çalışanların iş kaybı korkusu yaşamamaları
İş ortamının duygusal ve fiziksel sağlığı koruyacak şekilde dizayn edilmiş olması
İşletmenin kariyer ve gelişim fırsatları sunması
Adil ve şeffaf ücretlendirme politikası
Anlamlı ve net bir görev tanımı
Şimdi hepimizin bildiği acı bir gerçeği açıklamanın zamanı geldi; maalesef tüm bu faktörleri istediğimiz şekilde bize sağlayabilecek mükemmel iş diye bir şey yok. Bazı işler ücret konusunda çalışanı memnun ederken, sosyal ortam anlamında çalışanı psikolojik olarak yorabiliyor. Bazıları işin devamlılığı açısından güven sağlarken, düşük fiziksel şartlar sunabiliyor. Dolayısıyla iş tatmini elde etmek biz çalışanlar açısından neredeyse imkansız, eğer bir diğer faktörü değerlendirmeye katmaz isek…
8. Kendimiz; hayattan beklentilerimiz ve işimize bakış açımız.
Kendi hayatımızın baş rolünde olduğumuzu, mutsuzluk yaratan şartları değiştirmek için gücün elimizde olduğunu dikkate alarak, üzerimize düşen görevleri kabul etmek zorundayız. En nihayetinde mutlu bir hayat için mutlu bir iş ortamı şart ve bu konuda en büyük sorumluluk çalışanlar olarak yine kendi üzerimize düşüyor.

Bu sebeple; çalışanlar olarak bizler memnuniyetimizi arttırarak iş tatminimizi ve dolayısıyla hayat kalitemizi yükseltmek için neler yapabiliriz diye araştırmak istedim. En önemli 10 bulguyu aşağıda belirtiyorum.
Kendinizi memnun olmadığınız faktörlerin mağduru olarak görmeye bir son verin.
Enerjinizi ve performansınızı yükseltmek, yaratıcılığınızı ve öğrenme hızınızı arttırmak için öncelikle pozitif bir tutuma sahip olmanız gerektiğini unutmayın.
Pozitif bir tutuma sahip olabilmek için Harvard Üniversitesi öğretim görevlisi Shawn Achor’un 21 günlük mutluluk formülünü uygulayın. Her gün sizi mutlu eden 3 yeni şeyi yazın, küçük de olsa elde ettiğiniz başarılardan oluşan bir günlük tutun, spor ve meditasyon yapın ve her gün sosyal ağınızda bulunan birisine teşekkür veya iltifat mesajı gönderin.
Çalıştığınız şirketin üst yönetiminden randevu alarak kariyer konusunda tavsiyeler isteyin. Mümkünse mentorluk, koçluk alın.
İş yerindeki sosyal çevrenizi, “network”ünüzü geliştirin. Güvenebileceğiniz insanlarla iletişim içinde olun.
Kişisel gelişiminize, kariyerinize yatırım yapın. Şirketleriniz eğitim politikaları zayıf kalıyorsa kendi imkanlarınızı kullanmaya çalışın.
Şirketiniz adına gönüllü yardım faaliyetleri yapmayı teklif edin.
Sizi mutsuz eden işletme faktörleri için işverene çözüm önerileri sunun.
Yöneticilerinize yeteneklerinizi kullanabileceğiniz projelerde aktif görev ve sorumluk almayı teklif edin.
Yukarıdaki tüm bu 9 maddeyi uyguladıktan sonra hala olumlu sonuç alamadığınızı düşünüyorsanız, sorunlara odaklanmak yerine yeteneklerinizi kullanabileceğiniz, hayattan beklentilerinizi karşılayacak başka bir iş bulun.
Sizin mutluluk yöntemleriniz var mı?
Yazımın altına yorumlarınızı iletebilirseniz çok sevinirim.
Saygılarımla, Sibel Gökırmak
Comments